saçlarla ilgili herşey
2 posters
1 sayfadaki 1 sayfası
saçlarla ilgili herşey
ben okudum süpper bilgiler yazıyor inşallah beyenirsiniz:)
Kepeklenme: Baş derisindeki keratenize olmuş ölü hücrelerin dökülmesi olayıdır. Sağlıklı bir baş derisinde gözle fark edilmeyecek kadar hafif olan deri dökülmesi olayı aşırı ya da tam tersi aşırı kuruluk, antibiyotik veya hormonal ilaç kullanımı, dengesiz beslenme v.b. nedenlerle pul pul dökülme şeklinde gösterilebilir. Meydan gelen kepeklenmenin rahatsız edici olmasından daha da önemlisi baş derisinde hücre yenilenmesinin hızlanması sonucunda cildin tahriş olmasıdır.
Aşırı yağlanma: Saç folikülüne açılan yağ keseciklerinin görevi cilt yüzeyinde laktik asitle dış etkenlere ve ve mikroorganizmalara karşı koruyucu bir tabaka oluşturmaktadır. Ancak bu keseciklerin çok fazla büyümesi ya da salgısının artması sonucunda cilt yüzeyinde çok daha kalın bir yağ tabakası oluşur. Bu durum baş derisinin solunumuna engel olur ve hücre ölümü artar.
Aşırı yağlanma beraberinde kepeklenme, saç tellerinde zayıflama ve dökülme olayını getirir.
Saç dökülmesi: Sağlıklı bir saç içinde günde 20 – 30 tel dökülme normaldir. Özellikle mevsim değişimlerinde bu sayıda artış görülebilir.
Saç dökülmesinin çeşitli nedenleri vardır:
İrsi Saç dökülmesi: Genellikle yağlanma ile kendini gösterir. Erkek hormonu olan testosteronun etkisiyle matrix hücrelerinin erken ölümü görülür. Bakım ancak bu hücreler ölmeden önce yapılırsa sonuç elde edilir.
Hormonal dengesizlik: En çok saç ve deride etkileri gözlemlenen rahatsızlıklardan biridir. Saçın dışarıdan bakımının yanı sıra endocrino therapy (hormon tedavisi) uygulanması gerekir.
Kemoterapi tedavisi: Çok kısa bir süre içinde saçların dökülmesine neden olur. Tedavisi oldukça güçtür.
Dengesiz Beslenme: Özellikle hızlı zayıflama diyetlerinde ihtiyacı olan vitamin, proteinleri ve diğer maddeleri alamayan saç kökleri sağlığını kaybeder. Ayrıca aşırı yağlı ve şekerli besin tüketimi de saç dökülmesine neden olur.
Traxion: Saç tellerinin aşırı çekiştirilmesidir. Zorlama sonucunda saç telinin kırılması ve dökülmesi olayı gözlemlenir.
Saç Tellerinin kırılması: Uçlarda meydana gelen kırık saçın keratin ağının yıpranmasına ve oksijen alımının azalmasına neden olur. Sağlığını kaybeden saç teli kopar.
İlaç kullanımı: Daha ziyade antibiyotik etkisiyle görülür. Geçici saç dökülmesidir.
Yanlış ürün kullanımı: Saç teli ölü hücrelerden oluştuğu için kendini onarma şansı yoktur. Dolayısıyla kullanılan şampuan, bakım ürünleri, şekillendiriciler doğru seçilmeli ve doğru uygulanmalıdır. Özellikle de alkol derecesi yüksek, balmumu içeren, yağlı ve pH derecesi cilt ve saça uygun ayarlanmış ürünler kullanıldığında saç telinde incelme, matlaşma kırılma ve dökülme gibi olumsuz sonuçlar gözlemlenecektir.
Saç tellerinin kırılması : En önemli etkeni saçın nemini kaybetmesidir. Gerekli miktarda su molekülünün bulunmaması halinde saç teli elastikiyetini kaybeder ve kimyasal bağlarında zayıflama meydana gelir.
Kırılma olayı keratin halinde birbirinde ayrılması sonucu saç telinin incelmesi ve kopması şeklinde olur. Tedavi edilmediği taktirde saç kestirilerek dahi kırılma olayı yinelenir. Dolayısıyla kırılmaya eğimli saçın öncelikle nem ve protein ihtiyacı giderilmesi giderilmesi ve saç teli hidrolipidik kılıfla kuvvetlendirilmelidir.
PANTOTENİK ASİT (B VİTAMİNİ): Ürünlerde pro B olan panthenol kullanılmıştır. Cilt ve saçta nem tutucu nem özellik gösterir.
Bulunduğu besinler: Karaciğer, böbrek, yumurta, bira mayası, bezelye, fasulye, süzme bal, karnabahar ve lahana.
C VİTAMİNİ (ASKORBİK ASİT):
Kollegen biosentezinde rol oynar. Ayrıca hidroksilasyon reaksiyonlarında yer alarak cilt ve saç köklerinde oksijen tutulmasını sağlar. Koruyucu ve antioksidandır.
Bulunduğu besinler: Limon, portakal, çilek, yeşil biber, vb.
KERATİN PROTEİNLER:
Deri,saç,tırnak ve kemiklerde bol miktarda bulunur. Yapısında bulunan kükürt dayanıklılığını sağlar. Asit ve alkallilere karşı en dayanıklı proteindir. Saç telinin en dış yüzeyi tamamıyla keratin ağıyla örülmüştür.
Bulunduğu besinler: Özellikle hayvansal gıdalarda bulunur. Ayrıca kuru fasulye, nohut, barbunya, vb. bitkisel gıdalarda bulunur.
SU: Canlı organizmanın en temel birimidir. Su miktarı yetişkin insanlarda yaklaşık %65 kadardır. Normal şartlarda günde ortalama 2300 ml. su alınır. Bunun yaklaşık yarısı içme suyu ve sıvı besinlerden, diğer yarısı ise katı besinlerden sağlanır. Yaklaşık olarak et %70, ekmek %30 su içerir.
Saç telinin büyümesi : Sağlıklı bir saç teli yaklaşık ayda 1cm. Olmak üzere 3-6 yıl uzamasını sürdürür. Sonra 3-4 aylık bir bekleme sürecinin ardından dökülür. Sağlıklı bir deride dökülen saçın yerine yenisi çıkar.
Masaj : Saçlar arterler yönünde, yani enseden ve yanlardan yukarı doğru fazla sert olmadan fırçalanmalıdır. Bu işlem her gün tekrarlanmalı, ancak kullanılan fırçanın doğal kıllardan ya da yumuşak bir tür olmasına özen gösterilmelidir.
Arterler-Doku hücrelerine, yani canlı organizmadaki tüm hücrelere gerekli besin maddelerini, oksijen ve suyu taşıyan temiz kanın bulunduğu damarlardır. Arterler, arterciklere sonrada kılcal damarlara dallanarak hücrelere temiz kanı ulaştırır.
Saçı etkileyen faktörler :
Güneş ışınları: Distülfür bağlarını kopar
Deniz Kumu: Tahriş eder
Deniz Suyu: Saç teli etrafında tuz katmanı oluşturarak peptid bağlarını olumsuz yönde etkiler
Su: Polipeptid zincirine girer ve saçın çatlamasına neden olur
Rüzgar: Saçı kurutur. Kırılmasını ve dolayısıyla dökülmesini arttırır
Kimyasal Maddeler: Alkaliler (pH 12’de), polipeptitde tuz köprülerinin kırılmasına ve hidrolize neden olur.
Organik asitler ve bazlar saçı şişirir. Bu durum saçlara zarar verir.
Cildin ve saçın renk pigmentleri : Renk pigmentlerini taşıyan melanosit hücrelerini S.germinatum ve S. spinosum tabakalarında yer alırlar. Ciltte melanin, trikosiderin ve hemoglobin (kanda bulunur) olmak üzere üç renk pigmenti vardır. Sarımsı cildi olan Çinli ırkında ilave olarak karoten bulunur.
Melanin – kahverengi – siyah
Trikosiderin – kızıl
Karoten – sarı renk verirler
Renk pigmentleri oluşan yeni hücrelerle birlikte cildin üst tabakalarına taşınarak burada keratin ile birleşirler. Özellikle melaninin en önemli görevi vücudu mor ötesi ışınlardan korumaktır. Dolayısıyla yaz aylarında ve direkt güneş ışınlarına maruz kalındığında artış gösterir.
Saç tellerimiz ise rengini, melanin ve trikosederin pigmentlerinin az ya da çok oluşuna göre alır. Pigmentler matrix hücrelerinin etrafında yer alırlar ve oluşan saç telinin medulla ve korteks tabaklarında bulunurlar.
Doğuştan renk pigmentlerinin eksikliğine Albino hastalığı adı verlir ki, bu rahatsızlıkta cilt, gözler, kıl ve saçlar tamamıyla renksizdir. Asla güneş ışınlarına maruz kalınmaması gerekir.
Saçın yapısı : Başı örten deri epidermi oldukça ince, dermis ise oldukça sıkı ve mukavimdir. Birçok yağ ve ter folikülleri taşır. Saç folikülü canlı hücrelerde oluşur.
Saç strüktürü Kutikula
Korteks
Medula
Kortikula, bir çatı kiremit örtüsü gibi birbirini örterek devam eden renksiz, çekirdeksiz satıhlardan oluşur. Bu satıhlarda örümcek ağı şeklinde, gözenekleri olan keratin ağından oluşur. Yani saçın dış yüzeyi keratin pullarıyla kaplıdır.
Saç telinin keratin ağlarından oluşan pullu dış yüzey Keratinden oluşan ağ tabakası saç telinin kökü canlı, sapı ölü hücrelerden yapılmıştır. Saç teli deriden dışarı çıkıncaya kadar canlıdır. Sonra saç hücreleri ölür ve saç büyümesi kök hücrelerinin bölünerek çoğalmasıyla gerçekleşir.
Saç telinin kimyasal yapısı : Polipeptid yapıda olan bilatin ve kitiden ibarettir. Esas olarak protein yapısında sert bir madde olan keratin proteinlerini taşır. Keratin proteinleri 18 çeşit aminoasitten oluşur. En önemli aminoasitleri leucin, izin, glutamik asit, ve sistın (kükürt içerir) dir. Toplam polipeptid zincirinde 153 aminoasit bulunur ve peptid bağı trans durumu gösterir.
Saç telinin mukavemetini sağlayan bağlar dört tiptir.
Hidrojen köprüsü
Sıstın köprüsü (Disülfur bağları)
Tuz köprüsü (İyonik bağlar)
Peptid köprüsü
Bu bağların yardımıyla sıhhatli bir saç bükülmede 60 – 100 kg ağırlığa dayanır.
Saç telinin kimyasal reaksiyonları :
Hidrojen bağlarının parçalanması – Saçın ıslanması ile olur.
İyonik bağların parçalanması – Saç hafif asit veya alkalilerle muamele edildiğinde olur.
Disülfur bağlarının parçalanması:
Hidolitik reaksiyonlarla, basınç altında su buharıyla.
Redüksiyon ile olur.
Saç teli elastiktir. Kuru saç %20-30 , ıslak saç %100 uzayabilir.
Saçın permaibilite (saç, suya permaablıdır) ve plastisite (verilen şekli muhafaza etme) özelliği vardır. Ayrıca saç şişer saçın şişmesiyle çapta %15-20, boyda %0.5, boyda artma görülür.
SAÇ TELİNİN KESİTİ
Kıvırcık saç teli
Dalgalı saç teli
Düz saç teli
Başımızda 10 bin ile 200 bin arasında saç kökü vardır. Dermiste bulunan saç yuvalarının dağılımı saçın sıklığını belirler ve bu ırsiyete bağlıdır. Sarışınlarda saç telleri daha ince, buna karşılık saç yuvaları daha sıktır.
Beslenmenin saça etkisi : Saç teli dermal papillada bulunan kılcal damarlar ile beslenir. Saç teli dışarıdan kullanılan doğru bakım ürünleriyle beslenirken saç kökü kanda bulunan oksijen ve besin maddeleri ile beslenir. Bu nedenle meyve, sebze, yağsız et yenmesi ayrıca şeker tüketiminin azaltılması önerilir. Şekerin saç dökülmesine neden olduğu gözlenmiştir.
Önemli vitaminler
A VİTAMİN (RETIONAL) :
Eksikliğinde muhtelif mukozolarda ve cilt epitelinde, dolayısıyla saç kökünde bozukluklar görülür. Epitel hücreleri çekirdeklerini kaybederek aşırı keratinize olurlar ve enfeksiyon riski artar.
E VİTAMİNİ (TOKOFEROL) :
Özellikle A vitamininin yükseltgenmesini önler. Antioksidan etkilidir.
B VİTAMİNİ (TİAMİN) :
Yeterince tiamin profosfat alınmadığı taktirde laktik asit sen
B VİTAMİNİ (RIBOFLAFIN) :
Eksikliğinde seborlik dermatitis görülür. Bütün doku hücrelerinde bulunur.
Bulunduğu besinler:
En çok sütte, bira mayası, tahıllar, karaciğer, ıspanak, balık ve yumurtada bulunur.
B VİTAMİNİ (NIASINAMID) :
Diğer adı PP vitaminidir. Eksikliğinde pellegra pereventivite hastalığı ve dolayısıyla deri dermatiti görülür.
Bulunduğu besinler: En çok kırmızı et ve karaciğerde bulunur. Ayrıca bira mayası, yeşil sebzeler çay ve baklagillerde bulunur.
B VİTAMİNİ (PIRIDOUSIN) :
Eksikliğinde dermatit görülür.
Bulunduğu besinler: Maya, pirinç kabuğu, tahıl, yumurta sarısı ve sebzelerde bol miktarda bulunur.
H VİTAMİNİ (BIOTIN) :
Yapısında saç teli için önemli bir madde olan kükürt taşır. Eksikliğinde seborlik dermatitis görülür.
Bulunduğu besinler: En çok yumurta sarısında, karaciğerde, sütte, börekte ve mayada bulunur.
Epidermis : Dış deri
Hair shaft: Saç kılının uzandığı yuva
Sabacaus gland: Yağ bezi
Matrix: Saçın büyümesini sağlayan hücre
Bulb: Bu hücrenin yerleştiği yuva
Dermal papilla: Doku hücreleri ve kan damarlarından oluşur.
Epicranical aponamrosis: Kas-kafatası arası bağ dokusu
Connectivite tissue: Bağ dokusu
Skull: Kafatası
Beslenme bozuklukları saç üzerinde büyük etki yapar. Örneğin 80-180 gün sürekli dondurma yemek ile saç zayıflaması gözlenmiştir.
Kepeklenme: Baş derisindeki keratenize olmuş ölü hücrelerin dökülmesi olayıdır. Sağlıklı bir baş derisinde gözle fark edilmeyecek kadar hafif olan deri dökülmesi olayı aşırı ya da tam tersi aşırı kuruluk, antibiyotik veya hormonal ilaç kullanımı, dengesiz beslenme v.b. nedenlerle pul pul dökülme şeklinde gösterilebilir. Meydan gelen kepeklenmenin rahatsız edici olmasından daha da önemlisi baş derisinde hücre yenilenmesinin hızlanması sonucunda cildin tahriş olmasıdır.
Aşırı yağlanma: Saç folikülüne açılan yağ keseciklerinin görevi cilt yüzeyinde laktik asitle dış etkenlere ve ve mikroorganizmalara karşı koruyucu bir tabaka oluşturmaktadır. Ancak bu keseciklerin çok fazla büyümesi ya da salgısının artması sonucunda cilt yüzeyinde çok daha kalın bir yağ tabakası oluşur. Bu durum baş derisinin solunumuna engel olur ve hücre ölümü artar.
Aşırı yağlanma beraberinde kepeklenme, saç tellerinde zayıflama ve dökülme olayını getirir.
Saç dökülmesi: Sağlıklı bir saç içinde günde 20 – 30 tel dökülme normaldir. Özellikle mevsim değişimlerinde bu sayıda artış görülebilir.
Saç dökülmesinin çeşitli nedenleri vardır:
İrsi Saç dökülmesi: Genellikle yağlanma ile kendini gösterir. Erkek hormonu olan testosteronun etkisiyle matrix hücrelerinin erken ölümü görülür. Bakım ancak bu hücreler ölmeden önce yapılırsa sonuç elde edilir.
Hormonal dengesizlik: En çok saç ve deride etkileri gözlemlenen rahatsızlıklardan biridir. Saçın dışarıdan bakımının yanı sıra endocrino therapy (hormon tedavisi) uygulanması gerekir.
Kemoterapi tedavisi: Çok kısa bir süre içinde saçların dökülmesine neden olur. Tedavisi oldukça güçtür.
Dengesiz Beslenme: Özellikle hızlı zayıflama diyetlerinde ihtiyacı olan vitamin, proteinleri ve diğer maddeleri alamayan saç kökleri sağlığını kaybeder. Ayrıca aşırı yağlı ve şekerli besin tüketimi de saç dökülmesine neden olur.
Traxion: Saç tellerinin aşırı çekiştirilmesidir. Zorlama sonucunda saç telinin kırılması ve dökülmesi olayı gözlemlenir.
Saç Tellerinin kırılması: Uçlarda meydana gelen kırık saçın keratin ağının yıpranmasına ve oksijen alımının azalmasına neden olur. Sağlığını kaybeden saç teli kopar.
İlaç kullanımı: Daha ziyade antibiyotik etkisiyle görülür. Geçici saç dökülmesidir.
Yanlış ürün kullanımı: Saç teli ölü hücrelerden oluştuğu için kendini onarma şansı yoktur. Dolayısıyla kullanılan şampuan, bakım ürünleri, şekillendiriciler doğru seçilmeli ve doğru uygulanmalıdır. Özellikle de alkol derecesi yüksek, balmumu içeren, yağlı ve pH derecesi cilt ve saça uygun ayarlanmış ürünler kullanıldığında saç telinde incelme, matlaşma kırılma ve dökülme gibi olumsuz sonuçlar gözlemlenecektir.
Saç tellerinin kırılması : En önemli etkeni saçın nemini kaybetmesidir. Gerekli miktarda su molekülünün bulunmaması halinde saç teli elastikiyetini kaybeder ve kimyasal bağlarında zayıflama meydana gelir.
Kırılma olayı keratin halinde birbirinde ayrılması sonucu saç telinin incelmesi ve kopması şeklinde olur. Tedavi edilmediği taktirde saç kestirilerek dahi kırılma olayı yinelenir. Dolayısıyla kırılmaya eğimli saçın öncelikle nem ve protein ihtiyacı giderilmesi giderilmesi ve saç teli hidrolipidik kılıfla kuvvetlendirilmelidir.
PANTOTENİK ASİT (B VİTAMİNİ): Ürünlerde pro B olan panthenol kullanılmıştır. Cilt ve saçta nem tutucu nem özellik gösterir.
Bulunduğu besinler: Karaciğer, böbrek, yumurta, bira mayası, bezelye, fasulye, süzme bal, karnabahar ve lahana.
C VİTAMİNİ (ASKORBİK ASİT):
Kollegen biosentezinde rol oynar. Ayrıca hidroksilasyon reaksiyonlarında yer alarak cilt ve saç köklerinde oksijen tutulmasını sağlar. Koruyucu ve antioksidandır.
Bulunduğu besinler: Limon, portakal, çilek, yeşil biber, vb.
KERATİN PROTEİNLER:
Deri,saç,tırnak ve kemiklerde bol miktarda bulunur. Yapısında bulunan kükürt dayanıklılığını sağlar. Asit ve alkallilere karşı en dayanıklı proteindir. Saç telinin en dış yüzeyi tamamıyla keratin ağıyla örülmüştür.
Bulunduğu besinler: Özellikle hayvansal gıdalarda bulunur. Ayrıca kuru fasulye, nohut, barbunya, vb. bitkisel gıdalarda bulunur.
SU: Canlı organizmanın en temel birimidir. Su miktarı yetişkin insanlarda yaklaşık %65 kadardır. Normal şartlarda günde ortalama 2300 ml. su alınır. Bunun yaklaşık yarısı içme suyu ve sıvı besinlerden, diğer yarısı ise katı besinlerden sağlanır. Yaklaşık olarak et %70, ekmek %30 su içerir.
Saç telinin büyümesi : Sağlıklı bir saç teli yaklaşık ayda 1cm. Olmak üzere 3-6 yıl uzamasını sürdürür. Sonra 3-4 aylık bir bekleme sürecinin ardından dökülür. Sağlıklı bir deride dökülen saçın yerine yenisi çıkar.
Masaj : Saçlar arterler yönünde, yani enseden ve yanlardan yukarı doğru fazla sert olmadan fırçalanmalıdır. Bu işlem her gün tekrarlanmalı, ancak kullanılan fırçanın doğal kıllardan ya da yumuşak bir tür olmasına özen gösterilmelidir.
Arterler-Doku hücrelerine, yani canlı organizmadaki tüm hücrelere gerekli besin maddelerini, oksijen ve suyu taşıyan temiz kanın bulunduğu damarlardır. Arterler, arterciklere sonrada kılcal damarlara dallanarak hücrelere temiz kanı ulaştırır.
Saçı etkileyen faktörler :
Güneş ışınları: Distülfür bağlarını kopar
Deniz Kumu: Tahriş eder
Deniz Suyu: Saç teli etrafında tuz katmanı oluşturarak peptid bağlarını olumsuz yönde etkiler
Su: Polipeptid zincirine girer ve saçın çatlamasına neden olur
Rüzgar: Saçı kurutur. Kırılmasını ve dolayısıyla dökülmesini arttırır
Kimyasal Maddeler: Alkaliler (pH 12’de), polipeptitde tuz köprülerinin kırılmasına ve hidrolize neden olur.
Organik asitler ve bazlar saçı şişirir. Bu durum saçlara zarar verir.
Cildin ve saçın renk pigmentleri : Renk pigmentlerini taşıyan melanosit hücrelerini S.germinatum ve S. spinosum tabakalarında yer alırlar. Ciltte melanin, trikosiderin ve hemoglobin (kanda bulunur) olmak üzere üç renk pigmenti vardır. Sarımsı cildi olan Çinli ırkında ilave olarak karoten bulunur.
Melanin – kahverengi – siyah
Trikosiderin – kızıl
Karoten – sarı renk verirler
Renk pigmentleri oluşan yeni hücrelerle birlikte cildin üst tabakalarına taşınarak burada keratin ile birleşirler. Özellikle melaninin en önemli görevi vücudu mor ötesi ışınlardan korumaktır. Dolayısıyla yaz aylarında ve direkt güneş ışınlarına maruz kalındığında artış gösterir.
Saç tellerimiz ise rengini, melanin ve trikosederin pigmentlerinin az ya da çok oluşuna göre alır. Pigmentler matrix hücrelerinin etrafında yer alırlar ve oluşan saç telinin medulla ve korteks tabaklarında bulunurlar.
Doğuştan renk pigmentlerinin eksikliğine Albino hastalığı adı verlir ki, bu rahatsızlıkta cilt, gözler, kıl ve saçlar tamamıyla renksizdir. Asla güneş ışınlarına maruz kalınmaması gerekir.
Saçın yapısı : Başı örten deri epidermi oldukça ince, dermis ise oldukça sıkı ve mukavimdir. Birçok yağ ve ter folikülleri taşır. Saç folikülü canlı hücrelerde oluşur.
Saç strüktürü Kutikula
Korteks
Medula
Kortikula, bir çatı kiremit örtüsü gibi birbirini örterek devam eden renksiz, çekirdeksiz satıhlardan oluşur. Bu satıhlarda örümcek ağı şeklinde, gözenekleri olan keratin ağından oluşur. Yani saçın dış yüzeyi keratin pullarıyla kaplıdır.
Saç telinin keratin ağlarından oluşan pullu dış yüzey Keratinden oluşan ağ tabakası saç telinin kökü canlı, sapı ölü hücrelerden yapılmıştır. Saç teli deriden dışarı çıkıncaya kadar canlıdır. Sonra saç hücreleri ölür ve saç büyümesi kök hücrelerinin bölünerek çoğalmasıyla gerçekleşir.
Saç telinin kimyasal yapısı : Polipeptid yapıda olan bilatin ve kitiden ibarettir. Esas olarak protein yapısında sert bir madde olan keratin proteinlerini taşır. Keratin proteinleri 18 çeşit aminoasitten oluşur. En önemli aminoasitleri leucin, izin, glutamik asit, ve sistın (kükürt içerir) dir. Toplam polipeptid zincirinde 153 aminoasit bulunur ve peptid bağı trans durumu gösterir.
Saç telinin mukavemetini sağlayan bağlar dört tiptir.
Hidrojen köprüsü
Sıstın köprüsü (Disülfur bağları)
Tuz köprüsü (İyonik bağlar)
Peptid köprüsü
Bu bağların yardımıyla sıhhatli bir saç bükülmede 60 – 100 kg ağırlığa dayanır.
Saç telinin kimyasal reaksiyonları :
Hidrojen bağlarının parçalanması – Saçın ıslanması ile olur.
İyonik bağların parçalanması – Saç hafif asit veya alkalilerle muamele edildiğinde olur.
Disülfur bağlarının parçalanması:
Hidolitik reaksiyonlarla, basınç altında su buharıyla.
Redüksiyon ile olur.
Saç teli elastiktir. Kuru saç %20-30 , ıslak saç %100 uzayabilir.
Saçın permaibilite (saç, suya permaablıdır) ve plastisite (verilen şekli muhafaza etme) özelliği vardır. Ayrıca saç şişer saçın şişmesiyle çapta %15-20, boyda %0.5, boyda artma görülür.
SAÇ TELİNİN KESİTİ
Kıvırcık saç teli
Dalgalı saç teli
Düz saç teli
Başımızda 10 bin ile 200 bin arasında saç kökü vardır. Dermiste bulunan saç yuvalarının dağılımı saçın sıklığını belirler ve bu ırsiyete bağlıdır. Sarışınlarda saç telleri daha ince, buna karşılık saç yuvaları daha sıktır.
Beslenmenin saça etkisi : Saç teli dermal papillada bulunan kılcal damarlar ile beslenir. Saç teli dışarıdan kullanılan doğru bakım ürünleriyle beslenirken saç kökü kanda bulunan oksijen ve besin maddeleri ile beslenir. Bu nedenle meyve, sebze, yağsız et yenmesi ayrıca şeker tüketiminin azaltılması önerilir. Şekerin saç dökülmesine neden olduğu gözlenmiştir.
Önemli vitaminler
A VİTAMİN (RETIONAL) :
Eksikliğinde muhtelif mukozolarda ve cilt epitelinde, dolayısıyla saç kökünde bozukluklar görülür. Epitel hücreleri çekirdeklerini kaybederek aşırı keratinize olurlar ve enfeksiyon riski artar.
E VİTAMİNİ (TOKOFEROL) :
Özellikle A vitamininin yükseltgenmesini önler. Antioksidan etkilidir.
B VİTAMİNİ (TİAMİN) :
Yeterince tiamin profosfat alınmadığı taktirde laktik asit sen
B VİTAMİNİ (RIBOFLAFIN) :
Eksikliğinde seborlik dermatitis görülür. Bütün doku hücrelerinde bulunur.
Bulunduğu besinler:
En çok sütte, bira mayası, tahıllar, karaciğer, ıspanak, balık ve yumurtada bulunur.
B VİTAMİNİ (NIASINAMID) :
Diğer adı PP vitaminidir. Eksikliğinde pellegra pereventivite hastalığı ve dolayısıyla deri dermatiti görülür.
Bulunduğu besinler: En çok kırmızı et ve karaciğerde bulunur. Ayrıca bira mayası, yeşil sebzeler çay ve baklagillerde bulunur.
B VİTAMİNİ (PIRIDOUSIN) :
Eksikliğinde dermatit görülür.
Bulunduğu besinler: Maya, pirinç kabuğu, tahıl, yumurta sarısı ve sebzelerde bol miktarda bulunur.
H VİTAMİNİ (BIOTIN) :
Yapısında saç teli için önemli bir madde olan kükürt taşır. Eksikliğinde seborlik dermatitis görülür.
Bulunduğu besinler: En çok yumurta sarısında, karaciğerde, sütte, börekte ve mayada bulunur.
Epidermis : Dış deri
Hair shaft: Saç kılının uzandığı yuva
Sabacaus gland: Yağ bezi
Matrix: Saçın büyümesini sağlayan hücre
Bulb: Bu hücrenin yerleştiği yuva
Dermal papilla: Doku hücreleri ve kan damarlarından oluşur.
Epicranical aponamrosis: Kas-kafatası arası bağ dokusu
Connectivite tissue: Bağ dokusu
Skull: Kafatası
Beslenme bozuklukları saç üzerinde büyük etki yapar. Örneğin 80-180 gün sürekli dondurma yemek ile saç zayıflaması gözlenmiştir.
yaseminci_betül- Co-Admin
- Mesaj Sayısı : 204
Hobileri : bilgisayar.............
Kayıt tarihi : 22/09/07
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz